Kıyamet gününün tasviri
Bu bölümde "Kıyamet gününün tasviri" kategorisine göre listelenen Kuran ayetlerini okuyabilirsiniz. Kuran Oku, Kuran Meali Dinle...
- Taha Suresi, 105. ayet: Sana dağlar hakkında soruyorlar. De ki: "Benim Rabbim, onları darmadağın edip savuracak"
- Taha Suresi, 106. ayet: "Yerlerini bomboş, çırçıplak bırakacaktır."
- Taha Suresi, 107. ayet: "Orada ne bir eğrilik göreceksin, ne de bir tümsek."
- Enbiya Suresi, 104. ayet: Bizim, göğü kitabın sahifelerini katlar gibi katlayacağımız gün, ilk yaratmaya başladığımız gibi, yine onu (eski durumuna) iade edeceğiz. Bu, Bizim üzerimizde bir vaiddir. Elbette, Biz yapıcılarız.
- Vakıa Suresi, 5. ayet: Ve dağlar darmadağın olup ufalandığı,
- Vakıa Suresi, 6. ayet: Derken toz duman halinde dağılıp-savrulduğu,
- Hakka Suresi, 13. ayet: Artık sur'a tek bir üfürülüşle üfürüleceği.
- Hakka Suresi, 14. ayet: Yeryüzü ve dağlar yerlerinden oynatılıp kaldırılacağı, ardından tek bir çarpma ile birbirlerine çarpılıp parça parça olacağı zaman.
- Hakka Suresi, 15. ayet: İşte o gün, vakıa (bir gerçek olan kıyamet) artık vukubulmuş (gerçekleşmiş)tur.
- Hakka Suresi, 16. ayet: Gök yarılıp-çatlamıştır; artık o gün, 'sarkmış-za'fa uğramıştır.'
- Mearic Suresi, 8. ayet: Gökyüzünün erimiş maden gibi olacağı gün;
- Mearic Suresi, 9. ayet: Dağlar da (etrafa uçuşmuş) rengarenk yün gibi olacak.
- Mürselat Suresi, 8. ayet: Yıldızlar 'örtülüp (ışıkları) silindiği' zaman,
- Mürselat Suresi, 9. ayet: Gök yarıldığı zaman
- Mürselat Suresi, 10. ayet: Dağlar, kökünden sökülüp savurulduğu zaman,
- Mürselat Suresi, 11. ayet: Ve resuller de (şahitlik için) belli bir vakitte getirildiği zaman
- Nebe' Suresi, 18. ayet: Sur'a üfürüleceği gün, artık siz dalga dalga geleceksiniz.
- Nebe' Suresi, 19. ayet: O sırada gök açılmış ve kapı kapı olmuştur.
- Nebe' Suresi, 20. ayet: Dağlar yürütülmüş, artık bir serab oluvermiştir.
- Zelzele Suresi, 1. ayet: Yer, o şiddetli sarsıntısıyla sarsıldığı,
- Zelzele Suresi, 2. ayet: Yer, ağırlıklarını dışa atıp-çıkardığı,
- Zelzele Suresi, 3. ayet: Ve insan: "Buna ne oluyor?" dediği zaman;
- Zelzele Suresi, 4. ayet: O gün (yer), haberlerini anlatacaktır.
- Zelzele Suresi, 5. ayet: Çünkü senin Rabbin, ona vahyetmiştir.